L'Oréal Türkiye ve UNESCO işbirliğiyle yürütülen 'Bilim Kadınları İçin' programı, bu yıl da bilimin geleceğine ışık tuttu. Heyecanla beklenen ödüller sahiplerini bulurken, özellikle meme kanseri alanında çığır açan bir proje büyük ilgi gördü. Doç. Dr. Banu İyisan'ın üçlü negatif meme kanseri tedavisinde geliştirdiği akıllı nanoilaç teknolojileri, milyonlarca hastaya umut vaat ediyor. Bu prestijli ödül, sadece Dr. İyisan'ın başarısını değil, aynı zamanda Türkiye'nin bilim arenasındaki yükselişini de gözler önüne seriyor. Bilim kadınlarının küresel ölçekteki katkılarını destekleyen bu programın detayları ve geleceğe yön veren araştırmanın sırları için okumaya devam edin!
İSTANBUL (AA) - L'Oreal Türkiye, UNESCO Türkiye Milli Komisyonu işbirliğiyle yürüttüğü "Bilim Kadınları İçin" programı kapsamında, üçlü negatif meme kanserine yönelik çalışmalarıyla Doç. Dr. Banu İyisan'ı ödüle layık gördü.
Şirketten yapılan açıklamaya göre, genç bilim kadınlarının başarılarını görünür kılmak amacıyla düzenlenen Türkiye'nin uzun soluklu kurumsal sosyal sorumluluk programlarından Bilim Kadınları İçin'de bu yıl ödül alanlar, L'Oreal Türkiye'nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen törenle duyuruldu.
Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Banu İyisan, "Üçlü Negatif Meme Kanseri" (ÜNMK) için tamamen doğal biyomalzemelerle akıllı ve hedefli nanoilaç teknolojileri geliştirmeyi amaçlayan projesiyle bu yılki törende ödüllendirildi.
İyisan'ın yürüttüğü akıllı hibrit nanoilaç teknolojisi projesi, üçlü negatif meme kanserinin hedefli tedavilere yanıt vermemesi ve mevcut kemoterapi ilaçlarının yan etkileri nedeniyle ortaya çıkan ihtiyaca çözüm sunmayı amaçlıyor.
Proje kapsamında, tamamen doğal biyomalzemeler kullanılarak kanser hücrelerini seçici biçimde hedefleyebilen, pH gibi çevresel uyarılara duyarlı akıllı hibrit nanoilaç taşıyıcılarının tasarlanması hedefleniyor.
Söz konusu yöntemle tedavi etkinliğinin artırılması ve yan etkilerin azaltılması planlanırken, geliştirilen sistemin gelecekte farklı agresif kanser türlerinde de uygulanabilir olacağı öngörülüyor.
- Almanya'dan Türkiye'ye uzanan bilim kariyeri
Programın uluslararası ayağı "L'Oreal-UNESCO For Women in Science", 140'tan fazla ülkede 4 bin 700'den fazla bilim kadınını destekledi ve bu isimlerden 7'si, sonrasında Nobel Ödülü'ne layık görüldü. Türkiye, bu programın en aktif yürütüldüğü ülkeler arasında yer alıyor.
Bu global vizyonun bir parçası olarak Doç. Dr. Banu İyisan'ın eğitim ve araştırma yolculuğu, Almanya'dan Türkiye'ye uzanan bir bilim kariyerini yansıtıyor.
İstanbul Teknik Üniversitesi Kimya Mühendisliği bölümünde lisans ve yüksek lisansını tamamlayan İyisan, 2012 yılında doktora eğitimi için Almanya'ya taşındı. Leibniz Polimer Enstitüsü'nde biyomedikal nanomalzemeler, kontrollü ilaç salım sistemleri, sentetik biyoloji ve biyosensör uygulamaları üzerine çalışan İyisan, 2016'da Dresden Teknik Üniversitesi'nden doktora derecesini aldı.
Doktora sürecinde International Helmholtz Research School for Nanoelectronic Networks (IHRS NANONET) programında nanoteknoloji ve malzeme bilimi üzerine eğitim alan araştırmacı, 2017-2020 yılları arasında Max Planck Polimer Araştırma Enstitüsü'nde yürütülen bir Avrupa Birliği (AB) projesinde, meme kanseri teşhisi için nanofotonik sistemler geliştirmeye yönelik doktora sonrası çalışmalar yaptı. Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü'nde 2020 yılından bu yana görev yapan İyisan, aldığı fonlarla Biyofonksiyonel Nanomalzeme Tasarım Laboratuvarı'nı kurarak araştırmalarını burada sürdürmeye devam ediyor.
L'Oréal Türkiye ve UNESCO Türkiye Milli Komisyonu işbirliğiyle düzenlenen 'Bilim Kadınları İçin' programında, Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Banu İyisan ödüllendirildi. İyisan, üçlü negatif meme kanseri (ÜNMK) için tamamen doğal biyomalzemelerle akıllı ve hedefli nanoilaç teknolojileri geliştirmeyi amaçlayan projesiyle öne çıktı. Bu yenilikçi proje, mevcut kemoterapi ilaçlarının yan etkileri ve ÜNMK'nin hedefli tedavilere yanıt vermemesi gibi kritik sorunlara çözüm sunmayı hedefliyor. Almanya'dan Türkiye'ye uzanan başarılı bir bilim kariyerine sahip olan Doç. Dr. İyisan, araştırmalarını Boğaziçi Üniversitesi Biyofonksiyonel Nanomalzeme Tasarım Laboratuvarı'nda sürdürüyor. Programın uluslararası ayağı olan 'L'Oréal-UNESCO For Women in Science' 140'tan fazla ülkede 4.700'den fazla bilim kadınını desteklemiş ve bu isimlerden yedisi sonrasında Nobel Ödülü'ne layık görülmüştür. Türkiye'nin programın en aktif ülkelerinden biri olması, bilimsel gelişmelere verilen önemi vurgulamaktadır.

