Günümüz dünyasında ekranlar, çocukların hayatına her zamankinden daha erken giriyor. Ancak bu durumun minik beyinler üzerindeki etkileri sandığımızdan çok daha ciddi olabilir. Biruni Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi, Uzman Dil ve Konuşma Terapisti Jülide Kesebir, kontrolsüz ekran maruziyetinin çocuklarda gecikmiş dil ve konuşma gelişimine yol açabileceği konusunda kritik uyarılarda bulundu. Uluslararası bilimsel çalışmalar da bu endişeleri destekler nitelikte çarpıcı sonuçlar ortaya koyarken, her 30 dakikalık ek ekran süresinin bile riskleri artırdığı belirtiliyor. Göz teması kurmaktan sohbet başlatmaya kadar pek çok alanda zorlanan çocuklar, aslında ebeveynlerinin gözünden kaçan sessiz bir çığlık atıyor olabilir. Çocuğunuzun geleceğini etkileyebilecek bu önemli sorun karşısında neler yapmanız gerektiğini, hangi belirtilere dikkat etmeniz gerektiğini ve ekran kullanımına ilişkin uzman tavsiyelerini öğrenmek için haberimizin detaylarına göz atın.
İSTANBUL (AA) - Biruni Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi, Uzman Dil ve Konuşma Terapisti Jülide Kesebir, çocuklarda uzun süreli ve kontrolsüz ekran kullanımının gecikmiş dil ve konuşma gelişimine yol açabileceğini belirtti.
Üniversiteden yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Kesebir, teknolojinin günlük yaşamın ayrılmaz bir parçası haline gelmesiyle çocukların erken yaşta ekranla tanıştığını, bu durumun dil gelişimi açısından ciddi riskler doğurabileceğini belirtti.
Gecikmiş dil ve konuşmayı, çocukta yaşına göre sözcük dağarcığı, cümle kurma ve dil bilgisel yapıların beklenenden daha yavaş gelişmesi olarak niteleyen Kesebir, ekran maruziyetinin artmasıyla çocukların sosyal etkileşiminin azaldığını, bu duruma sıklıkla akademik, sosyal ve davranışsal sorunların da eşlik edebileceğini vurguladı.
Kesebir, konuya ilişkin gerçekleştirilen bilimsel çalışmalara değinerek, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Kanada'da yapılan bir araştırmada, günde 3 saat ve üzeri ekrana maruz kalan çocuklarda, dil gecikmesi riskinin anlamlı düzeyde arttığı ortaya konuldu. Mobil cihaz kullanımına ilişkin araştırmalarda da çarpıcı sonuçlara ulaşıldı. Her 30 dakikalık günlük mobil ekran artışının, 18 aylık çocuklarda ifade edici dil gecikmesi riskini yaklaşık 2-3 kat artırdığı görülüyor. 'Biraz daha çizgi film izlesin.' denilen her ek sürenin bile olumsuz etkisi olabiliyor."
Uzun süreli ekran kullanımının, çocuklarda kelime öğrenme güçlüğünün yanı sıra dikkat dağınıklığı ve oyunda sürdürülebilirlik sorunlarını birlikte tetikleyebileceğine işaret eden Kesebir, klinikte sıklıkla ekran karşısında pasif kalan çocuklarla karşılaştıklarını aktardı.
Söz konusu çocuklarla yaşadıkları tecrübeleri paylaşan Kesebir, "Uzun süre ekrana maruz kalan çocuklar göz teması kurmakta, karşılıklı sohbet başlatıp sürdürmekte, jest ve mimiklerle kendini ifade etmekte ve oyuna sözel katılmakta güçlük yaşayabiliyor. Ekran süresi arttıkça, çocuğun doğal etkileşim zamanı azalıyor ve bu da dil gelişiminin tüm bileşenlerini olumsuz etkiliyor." ifadelerini kullandı.
- "Televizyon ve tablet kullanımından kaçınılmalı"
Kesebir, çocuklarda ekran kullanımına ilişkin ailelere, "2 yaş altı çocuklarda ekran kullanımının mümkün olduğunca sınırlandırılması gerekiyor. 2-5 yaş arası çocuklarda ekran süresi günde yaklaşık 1 saatle sınırlandırılmalı ve ebeveyn eşliğinde izlenmeli. Yemek saatleri, uyku öncesi dönem ve ortak oyun zamanlarının ekransız alanlar olarak korunması, arka planda sürekli açık televizyon ve tablet kullanımından kaçınılması gerekiyor." tavsiyelerinde bulundu.
Ailelerin "Nasıl olsa zamanla düzelir." düşüncesiyle çocuklarında yaşanan dil gecikmesinde uzmana başvurmayı ertelememesi gerektiğini vurgulayan Kesebir, şu değerlendirmeleri yaptı:
"18'inci ayda hiç anlamlı sözcük yoksa, 24'üncü ayda 50'den az sözcük kullanılıyorsa, 30-36 ayda iki sözcüklü basit cümleler kurulamıyorsa, söylenenleri anlamakta güçlük yaşanıyor veya ismine her zaman dönüp bakmıyorsa ve gerçek insan etkileşimine ilgi azalmışsa, dil ve konuşma terapistine başvurulmalı. Çocuklar dili ekrandan değil, ilişkiden öğrenir. Konuşma gecikmesi, kader değil. Erken tanı, doğru terapi ve ailenin aktif desteğiyle bu süreç büyük ölçüde olumlu yönde değiştirilebilir."
Bu haberimizde, Uzman Dil ve Konuşma Terapisti Jülide Kesebir'in çocuklarda kontrolsüz ekran kullanımının dil gelişimine olumsuz etkileri üzerine yaptığı çarpıcı açıklamalara yer verildi. Kesebir, özellikle 2 yaş altı çocuklarda ekran süresinin sınırlanması, 2-5 yaş arası çocuklarda ise günde bir saati geçmemesi ve ebeveyn eşliğinde olması gerektiğini vurguladı. Kanada'da yapılan araştırmalar ve mobil cihaz kullanımına dair elde edilen veriler, ekran maruziyetinin dil gecikmesi riskini önemli ölçüde artırdığını bilimsel olarak ortaya koydu. Uzman, dikkat dağınıklığı, kelime öğrenme güçlüğü ve sosyal etkileşim eksikliği gibi sorunların ekran kullanımıyla bağlantılı olduğunu belirtirken, ailelerin 'nasıl olsa düzelir' düşüncesiyle uzmana başvuruyu ertelememeleri gerektiğini hatırlattı. 18 ayda anlamlı sözcük yokluğu, 24 ayda 50'den az sözcük kullanımı gibi kritik belirtilerde dil ve konuşma terapistine başvurmanın önemine değinildi. Unutulmamalıdır ki, çocuklar dili ekrandan değil, gerçek insan etkileşiminden öğrenir ve erken teşhis ile doğru destek, bu süreçte kaderi değiştirebilir.
